Nikah için kilise çiçeklerle süslendi.
- The church is decorated with flowers for the wedding.
Tom süslenmiş bir savaş kahramanı.
- Tom is a decorated war hero.
Odamı çiçeklerle süslemeyi seviyorum.
- I like to decorate my room with flowers.
Marie, annesinin Noel ağacını süslemesine yardımcı oldu.
- Marie helped her mother decorate the Christmas tree.
Dekorasyon kötü değil.
- The decorating isn't bad.
Bu ev yakında, iki yatak odası ve bir oturma odası var, ve dekorasyonu kötü değil; ayda 1500.
- This house is nearby, it has two bedrooms and a living room, and the decoration isn't bad; it's 1500 a month.