dayı

listen to the pronunciation of dayı
Türkisch - Englisch
uncle

I've been living with my uncle for a month. - Bir aydır dayımla yaşıyorum.

My uncle brought a new TV set for us. - Dayım bizim için yeni bir TV seti getirdi.

maternal uncle; dey; swaggerer
hist. dey
slang bully
(Konuşma Dili) influential friend
rowdy
swagger
slang policeman, cop, fuzz
maternal uncle, mother's brother; protector, backer; bully, roughneck
maternal uncle, mother's brother
rapscallion
friend at court
protector
roughneck
bully

Sami was bullying Layla. - Sami, Leyla'ya dayılanıyordu.

vanya
{i} swaggerer
{i} dey
maternal uncle
dayı oğlu/kızı
cousin
büyük dayı
granduncle
köprüden/yü geçinceye kadar ayıya dayı derler
(Atasözü) You should play up to an ogre until he gives you what you want
Türkisch - Türkisch
Bir kimsenin kayırıcısı olan, sözü geçer kimse: "Bunların çok bariz olan bir tarafı da, siyasi dayıları sık sık değiştirmeleridir."- P. Safa
Yaşlı erkeklere seslenme sözü olarak kullanılır
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Tunus, Cezayir ve Trablusgarp'ta seçimle başa getirilen yönetici
Bir kimsenin kayırıcısı olan, sözü geçer kimse
Annenin erkek kardeşi
Cesur, yiğit
Yaşlı erkeklere bir seslenme sözü: "O kadarcık okumaktan kanun anlaşılsa, avukata ekmek mi kalırdı, dayı?"- S. F. Abasıyanık
(Osmanlı Dönemi) HÂL
DAYI
(Osmanlı Dönemi) Annenin erkek kardeşi
DAYI
(Osmanlı Dönemi) Tunus ve Cezayir'in, Osmanlı idaresinde bulunduğu sıralarda buraları Osmanlılara tâbi olarak idare eden kimselere verilen ünvan
dayı
Favoriten