davet edilmiş

listen to the pronunciation of davet edilmiş
Türkisch - Englisch
invited
{s} asked to be present, having received an invitation
done by invitation freely permitted or invited; "invited guests
freely permitted or invited; "invited guests"
Past tense and past participle of to invite
done by invitation
davet et
invite

I don't have a stamp collection, but I have a Japanese postcard collection that I could use as an excuse to invite him. - Pul koleksiyonum yok ama onu davet etmek için bir mazeret olarak kullanabildiğim Japon kartpostal koleksiyonum var.

You ought to have invited him, but you didn't. - Onu davet etmeliydin fakat etmedin.

davet et
inviting

Thank you for inviting me to your birthday party. - Beni doğum günü partine davet ettiğin için teşekkür ederim.

Thank you very much for inviting me. - Beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim.

davet edilmiş
Favoriten