The divers found a wreck on the sea-bed.
- Dalgıçlar deniz yatağında bir enkaz buldu.
Divers have found hundreds of Spanish gold coins off the coast of Florida.
- Dalgıçlar Florida sahili açıklarında binlerce İspanyol altın sikkesi buldu.
Shortly after this I had to go out of town. Divers sound sportsmen had invited me to pay visits to their country places, and it wasn't for several months that I settled down in the city again.
The water was so murky that the police divers had to search for the body by feel.
- Su o kadar bulanıktı ki polis dalgıçlar vücudu dokunarak aramak zorunda kaldı.
The divers are running out of air.
- Dalgıçların havası tükeniyor.
Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
- Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu.
The water was so murky that the police divers had to search for the body by feel.
- Su o kadar bulanıktı ki polis dalgıçlar vücudu dokunarak aramak zorunda kaldı.
The frogman jumped into the canal.
- Dalgıç kanala atladı.