daha önce

listen to the pronunciation of daha önce
Türkisch - Englisch
previously

There were a lot of teachers from Australia and New Zealand at the English conversation school I went to previously. - Daha önce gittim İngilizce konuşma okulunda Avustralya ve Yeni Zelanda'dan birçok öğretmen vardı.

This sentence has not previously been added to the Tatoeba project. - Bu cümle daha önce Tatoeba projesine eklenmedi.

already

Tom has already made up his mind. - Tom daha önce karar verdi.

I doubt that Tom knew that Mary was already married. - Tom'un Mary'nin daha önce evli olduğunu bildiğinden şüpheliyim.

before

Have you made a speech in English before? - Daha önce İngilizce bir konuşma yaptın mı?

I turned off the TV because I had seen the movie before. - Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.

afore
before; earlier
before it
not before
there before
daha önce belirtilen
aforesaid
daha önce belirtilen
aforementioned
daha önce kapma
preoccupancy
daha önce savaşan taraflar
(Askeri) former warring factions
daha önce söylenen
(Hukuk) foregoing
daha önce var olmak
pre exist
daha önce ölmek
predecease
daha önce ülser tedavisi görmüştüm
I have previously received treatment for an ulcer
Spartan (Spartan füzesi: Daha önce Safeguard balistik savunma silah sistem füzes
(Askeri) Spartan
aynı anı daha önce de yaşadığını hissetme
deja-vu
bu hastalığı daha önce hiç geçirmedim
I've never had this disease before
o testi daha önce yaptırmıştım
I've had that test done before
çok daha önce
much earlier
daha önce
Favoriten