Both Tom and Mary felt like outcasts.
- Hem Tom hem de Mary kendilerini dışlanmış gibi hissettiler.
Tom said he felt like an outcast.
- Tom bir dışlanmış gibi hissettiğini söyledi.
Others were excluded too, right?
- Diğerleri de dışlandı, değil mi?
We cannot exclude feeling from our experience.
- Duyguyu tecrübemizden dışlayamayız.
I was basically ostracized.
- Temel olarak dışlanmıştım.
Layla was ostracized by society.
- Leyla toplum tarafından dışlandı.