One can't discount a global disaster like a virulent plague.
- Kimse, öldürücü bir salgın gibi dünya çapında bir felaketi önemsememezlik edemez.
The government's actions were condemned worldwide.
- Hükümetin etkinlikleri dünya çapında kınandı.
Despite adversity, the architect achieved worldwide fame.
- Sıkıntıya rağmen, mimar dünya çapında üne ulaştı.