The Battle for Quebec was the turning point in the war.
- Quebec için mücadele savaşta dönüm noktasıydı.
At the turn of the century, children still worked in factories.
- Yüzyılın dönümünde çocuklar hâlâ fabrikalarda çalışıyordu.
You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth.
- Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
Dan bought an acre of land in Nevada.
- Dan, Nevada'da bir dönüm arazi satın aldı.
That day was an important milestone in our project.
- O gün projemizde önemli bir dönüm noktasıydı.
I think this is a turning point.
- Bence bu bir dönüm noktasıdır.
The Battle for Quebec was the turning point in the war.
- Quebec için mücadele savaşta dönüm noktasıydı.
Tom doesn't know the difference between climax and climacteric.
- Tom dönüm noktası ile yaş dönümü arasındaki farkı bilmiyor.
Tom doesn't know the difference between climax and climacteric.
- Tom dönüm noktası ile yaş dönümü arasındaki farkı bilmiyor.
That day was an important milestone in our project.
- O gün projemizde önemli bir dönüm noktasıydı.