dönüştürücü

listen to the pronunciation of dönüştürücü
Türkisch - Englisch
Converter
elec. transformer
transformer
transforming, converting; convertor
(İnşaat,Teknik) transducer
(Otomotiv) torque converter
modifier
(Tıp) converting
transformative
convertor
dönüş
rotation
dönüş
comeback

The player made a splendid comeback. - Oyuncu muhteşem bir dönüş yaptı.

dönüş
turn

This catterpillar will turn into a beautiful butterfly. - Bu tırtıl harika bir kelebeğe dönüşecek.

Tom often forgets to use his turn signal. - Tom çoğunlukla dönüş sinyalini kullanmayı unutur.

dönüş
return

It takes eight hours to fly from Zurich to Boston, but only six for the return trip. - Zürih'ten Boston'a uçmak sekiz saat sürer, ancak dönüş için sadece altı.

There is no returning to our younger days. - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.

dönüş
{i} spin
dönüş
{i} swing
analog dönüştürücü
(Bilgisayar,Teknik) analog transducer
dönüş
(Bilgisayar) escape
dönüş
(Bilgisayar) returning

There is no returning on the road of life. - Yaşam yolunda dönüş yoktur.

There is no returning to our younger days. - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.

dönüş
(Askeri) traverse
dönüş
curve
dönüş
(Dilbilim) reflex

The lesson on reflexive verbs is always difficult for the students. - Dönüşlü fiiller dersi öğrenciler için her zaman zordur.

ortam dönüştürücü
(Bilgisayar) media converter
dönüş
regress
dönüş
gyre
dönüş
gyration
dönüş
convert into
dönüş
cycle
dönüş
{i} rotating
Dönüş
agerayis
dönüş
by turn
analog-sayısal dönüştürücü
analog-digital convertor
dönüş
rev

Layla's love turned to revenge. - Leyla'nın sevgisi intikama dönüştü.

dönüş
turning

Nicolas Flamel dreamed of turning lead into gold. - Nicolas Flamel kurşunu altına dönüştürmeyi hayal etti.

Now there is no turning back. - Şimdi geriye dönüş yok.

dönüş
turning, rotation, turn; return, comeback
dönüş
regression
dönüş
return journey
dönüş
way back

You'll never find the way back home, through narrow streets of cobblestone. - Arnavut kaldırımlı dar sokaklarda, eve geri dönüş yolunu asla bulmayacaksın.

Although it was a long way back to the station, little by little the old wagon drew near. - İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.

dönüş
facing
dönüş
descent
dönüş
sports pivoting turn
dönüş
turning, rotation, revolution
dönüş
turnabout
dönüş
swerve
dönüş
twirl
edilgen dönüştürücü
(Bilgisayar,Elektrik, Elektronik) passive transducer
karttan banda dönüştürücü
card-to-tape converter
lineer dönüştürücü
linear transducer
paket dönüştürücü
packet converter
tekyönlü dönüştürücü
unilateral transducer
örnekselden sayısala dönüştürücü
analog-to-digital converter(ADC)
Türkisch - Türkisch
Aynı frekansta fakat yoğunluğu veya gerilimi genellikle farklı olan bir veya birçok değişik akım dizgesini, değişik bir akım dizgesine dönüştüren elektromanyetik indükleçli duruk araç, muhavvile, transformatör
Dönüştüren
Dönüş
avdet
Dönüş
(Osmanlı Dönemi) MAAD
dönüş
Dönme işi veya biçimi: "Artık serbestim, koynumda terhis kâğıdımla dönüş yolundayım."- R. N. Güntekin
dönüş
Dönme işi veya biçimi
dönüş
Oyuncunun bir ayağını yerden kesmeden yaptığı dönme hareketi
dönüştürücü
Favoriten