country; people of a certain country or nationality

listen to the pronunciation of country; people of a certain country or nationality
Englisch - Türkisch

Definition von country; people of a certain country or nationality im Englisch Türkisch wörterbuch

nation
{i} millet

Birleşmiş Milletler Bosna'ya arabulucular gönderdi. - The United Nations sent peacekeepers to Bosnia.

Hayatını milleti için verdi. - He gave his life for the nation.

nation
{i} ulus

Deniz Günü, temmuz ayının üçüncü pazartesi günü kutlanan, Japonya'nın ulusal bayramlarından biridir. - Sea Day is one of the Japanese national holidays celebrated on the third Monday in July.

Yüzden fazla ulus antlaşmayı onayladı. - More than one hundred nations have approved the treaty.

nation
nation tün milletemaritime nation denizci millet
nation
denizden geçinen millet
nation
ülke

Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar. - Western nations have to put their heads together to strengthen the dollar.

Amerika, kendisinin dünyanın en özgür ülkesi olduğundan hoşlanıyor. - America fancies itself the world's freest nation.

nation
kavim
Englisch - Englisch
{i} nation
country; people of a certain country or nationality
Favoriten