Plastik birçok geleneksel malzemenin yerini almaktadır.
- Plastics have taken the place of many conventional materials.
Neden geleneksel dil dersleri bu kadar sıkıcı?
- Why are conventional language classes so boring?
Mary birkaç ay manastırda yaşadı.
- Mary lived in a convent for a few months.
Kitap manastıra giren bir kadın hakkındadır.
- The book is about a woman who enters a convent.
Bu filmdeki kadınlar çok sıradan bir şekilde giyinmişler.
- The women in this film are dressed in a very conventional way.
O olayla ilgili birkaç konvansiyonel açıklama yapmıştı.
- He made a few conventional remarks about the event.
Tom konvansiyonel değil.
- Tom isn't conventional.