Neden geleneksel dil dersleri bu kadar sıkıcı?
- Why are conventional language classes so boring?
Plastik birçok geleneksel malzemenin yerini almaktadır.
- Plastics have taken the place of many conventional materials.
Ben düz gitmek istiyorum.
- I want to go straight.
Caddede yaklaşık 100 metre kadar düz gidin, ve üç yollu kavşağa varırsınız.
- Go straight up the street for about 100 meters, and you will get to the junction of three roads.
Tom heteroseksüel bir erkek.
- Tom is a straight guy.
Heteroseksüel misin yoksa homoseksüel mi? Ben heteroseksüelim.
- Are you straight or gay? I'm straight.
Bu filmdeki kadınlar çok sıradan bir şekilde giyinmişler.
- The women in this film are dressed in a very conventional way.
O kelimelerin doğruca kalbinden geldiğini söyledi.
- He said the words came straight from his heart.
Toplantıdan sonra o doğrudan masasına doğru yöneldi.
- After the meeting she headed straight to her desk.
İşten sonra direkt eve giderim.
- I go straight home after work.
Direkt eve gideceğim.
- I'll go straight home.
Köpek postacı için dosdoğru gitti.
- The dog went straight for the postman.
O, dosdoğru bana doğru geldi.
- He came straight up to me.
O olayla ilgili birkaç konvansiyonel açıklama yapmıştı.
- He made a few conventional remarks about the event.
Tom konvansiyonel değil.
- Tom isn't conventional.
Tom tam karşıda bakarken tek başına oturuyordu.
- Tom sat alone, staring straight ahead.
O, tamamen gülmeyen bir suratla fıkra anlattı.
- She told the joke with a completely straight face.
... what becomes conventional wisdom that shapes the choices of nations. ...
... to extend which would defy conventional economists if you ask people a single ...