conventional, habitual

listen to the pronunciation of conventional, habitual
Englisch - Türkisch
Alışılmış geleneksel
customary
alışılmış
customary
{s} alışılagelmiş
customary
{s} adetler gereğince
customary
{s} alışılmış, âdet olan, mutat
customary
(Kanun) örfe tabi
customary
(Kanun) adetten
customary
(Kanun) örf ve adet gereğince
customary
(Ticaret) teamüli
customary
adi
customary
geleneksel

Otellerde duvardan duvara halı yerleştirmek gelenekseldir. - In hotels, it's customary to install wall-to-wall carpeting.

Japonya'da iyi hizmet için bahşiş vermek geleneksel değildir. - In Japan it is not customary to tip for good service.

customary
adetten olan
Englisch - Englisch
{s} customary
conventional, habitual
Favoriten