Onlar yürüyerek büyük kıtayı geçtiler.
- They crossed the vast continent on foot.
Afrika'ya bir zamanlar Kara Kıta denirdi.
- Africa was once called the Dark Continent.
Onlar bu otelde kontinental kahvaltı hizmeti verirler.
- They serve a continental breakfast in this hotel.
Amerika göç alan bir kıtadır.
- America is a continent of immigration.
Yaklaşık 250 milyon yıl önce, bugün gördüğümüz tüm kıtalar Pangaea denilen büyük bir süperkıtaydılar.
- About 250 million years ago, all the continents we see today were one big supercontinent called Pangaea.
Yaklaşık 800 milyon yıl önce, tüm kıtalar bir araya itildiler. Biz bu kıtaya Rodinia diyoruz.
- About 800 million years ago, all the continents were pushed together. We call this supercontinent Rodinia.
Avrupa'da köleliğin kaldırılması, sonunda Amerikan anakarasına ulaştı.
- The abolition of slavery in Europe eventually reached the American continent.
Dünyadaki en büyük karasal göl Hazar Denizi'dir.
- The largest continental lake in the world is the Caspian Sea.
The carkas with the streame was carried downe, / But th'head fell backeward on the continent.
... that live on more than one continent simultaneously. ...
... world in every single continent, maybe I could make ...