Birisi bize bir miktar üzüm getirdi.
- Someone has brought us some grapes.
Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.
- Raisins are dried grapes.
Bu asmanın üzümleri çok iyi.
- The grapes of this vine are very good.
Gelecek yıllarda, asma çok üzüm verecek.
- In the years to come, the vine will give many grapes.
Markette meyve için üç elma ve iki salkım üzüm aldım.
- I bought three apples and two bunches of grapes for dessert at the market.
Tom bir salkım üzüm aldı ve onları yedim.
- Tom bought a bunch of grapes and I ate them.