constantly, continually

listen to the pronunciation of constantly, continually
Englisch - Türkisch
sürekli, sürekli
all the time
hep

Ben bunu hep yaparım. - I do it all the time.

Bugün hava harika fakat bu günlerde hep yağmur yağdı. - The weather today is great, but lately it's been raining all the time.

all the time
her zaman

İnsanoğlu genellikle iyi olmak ister fakat her zaman çok iyi ve sakin değil. - On the whole human beings want to be good, but not too good and not quite all the time.

O her zaman orada kaldı. - He stayed there all the time.

all the time
ıf.sürece: prep.her zaman
all the time
boyuna
all the time
sürekli

Tom sürekli TV izler. - Tom watches TV all the time.

Tom sürekli Mary hakkında düşünüyor. - Tom thinks about Mary all the time.

all the time
her zaman, daima, hep
Englisch - Englisch
all the time
constantly, continually
Favoriten