constant associated with the key code value for the end key (35)

listen to the pronunciation of constant associated with the key code value for the end key (35)
Englisch - Türkisch

Definition von constant associated with the key code value for the end key (35) im Englisch Türkisch wörterbuch

end
{f} sona ermek

Bir rüyayı yaşıyorsun ve rüya sona ermek üzere. - You are living a dream, and the dream is about to end.

Öyle sona ermek zorunda değil. - It doesn't have to end like that.

end
{f} son vermek

Ben tartışmaya bir son vermek istiyorum. - I want to put an end to the quarrel.

Sami kendi hayatına son vermek istedi. - Sami wanted to end his life.

end
son bulmak
end
sona erdirmek

Onlar sadece İngiliz egemenliğini sona erdirmek için savaştılar. - They had just fought a war to end British rule.

Eisenhower, savaşı sona erdirmek için mücadele etti. - Eisenhower had campaigned to end the war.

end
{i} mec. ölüm, son
end
son kısım
end
bitim

O, filmin bitiminde çok farklı. - She's very different at the end of the movie.

Dersin bitimine kadar sadece on dakika var. - There are only 10 minutes left until the end of the lesson.

end
{f} bit

Onların tartışması sonunda berabere bitti. - Their argument eventually ended in a draw.

Hayat hiç bitmez fakat dünyadaki hayat biter. - Life never ends but earthly life does.

end
{i} erek
end
{i} akıbet
end
encam
end
{i} kalıntı
end
end onbaş başa
end
tos vuruşu gibi baş başa
end
(Tıp) Son, uç, herhangi bir oluşumun sonu veya ucu
end
baş

İyi başlayan iyi biter. - A good beginning makes a good ending.

Sonunda başaracaksın. - You will succeed in the end.

end
(Tekstil) 1. uç 2. son
end
{f} bitirmek, son vermek; bitmek, sona ermek
end
bitme

Tatil bitmek üzeredir. - The vacation is close to an end.

Onun bitmeyen masallarından sıkıldım. - He bored me with his endless tales.

Englisch - Englisch
end
end-
constant associated with the key code value for the end key (35)
Favoriten