Sen konsantre olmak zorundasın.
- You've got to concentrate.
Bugün konsantre olmakta zorlanıyorum.
- It's hard for me to concentrate today.
İşim üzerine yoğunlaşmak zorundayım.
- I have to concentrate on my work.
Onun üzerinde yoğunlaşmak istiyorum.
- I want to concentrate on that.
Yoğunlaşmam gerekiyor.
- I need to concentrate.
Mektuba yoğunlaşmaya çalıştı.
- He tried to concentrate on the letter.
Taro, İngilizce kelimeleri ezberlemek üzerinde yoğunlaştı.
- Taro concentrated on memorizing English words.
Tom işine yoğunlaşamadı.
- Tom couldn't concentrate on his work.
Televizyonu kapa. Konsantre olamıyorum.
- Turn off the television. I can't concentrate.
Onun söylediklerine konsantre oldum.
- I concentrated on what he was saying.
to concentrate by washing.