Şapka ona mükemmel bir şekilde uyuyor.
- The hat fits her perfectly.
Tom mükemmel bir şekilde kendine bakabilir.
- Tom is perfectly capable of taking care of himself.
Ben onu mükemmel olarak anlayabiliyorum.
- I can understand him perfectly.
Bana verdiğin gömlek bana mükemmel olarak uydu.
- The shirt you gave me fit perfectly.
Tom tamamen iyi bir şekilde anlayabiliyor.
- Tom can understand perfectly well.
Tom'un tamamen güvenli olacağına sizi temin ederim.
- I assure you Tom will be perfectly safe.
Bu elbise bana tam olarak uyuyor.
- This dress fits me perfectly.
Dün geceyi tam olarak hatırlıyorum.
- I remember last night perfectly.
Kusursuzca net bir şey yapayım.
- Let me make something perfectly clear.
Tom kusursuzca sakin durdu.
- Tom stood perfectly still.