Tom'u adamakıllı sorumlu bir birey olarak düşünüyorum.
- I consider Tom a thoroughly responsible individual.
Polis binaları adamakıllı araştırdı.
- The police searched the premises thoroughly.
Tom iyice depresifti.
- Tom was thoroughly depressed.
Konuyu iyice çalışmak gerekliydi.
- It was necessary to study the matter thoroughly.
Onun işinden tamamen tatmin olduk.
- We were thoroughly satisfied with his work.
Polis evi tamamen aradı.
- The police thoroughly searched the house.