Biz muhtemelen yarışmayı ertelemeliyiz.
- We should probably postpone the competition.
Yarışmada birinci geldiğin için tebrikler.
- Congratulations on coming first in the competition.
Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
- The contestant made two false starts.
Yarışmaya katılacak mısınız?
- Are you going to take part in the contest?
Yabancı firmalardan kaynaklanan bir rekabetle karşı karşıyayız.
- We face competition from foreign suppliers.
Biz sert bir rekabetle karşılaştık.
- We faced some stiff competition.
Çok müsabaka kazandı.
- He won many competitions.
O, mahkemedeki suçlamalara itiraz etmemeye karar verdi.
- She decided not to contest the charges in court.
Yarışmaya katılacak mısınız?
- Are you going to take part in the contest?
Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
- The contestant made two false starts.
Onlar amniyotik sıvının aşağı yukarı deniz suyu ile aynı bileşime sahip olduğunu söylüyorlar.
- They say amniotic fluid has roughly the same composition as sea water.
Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır.
- A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.
Onun İngilizce kompozisyonunun beş hatası var.
- Her English composition has few mistakes.
Jim, benim kompozisyonumda bazı dil bilgisi hatalarına dikkat çekti.
- Jim pointed out some grammatical mistakes in my composition.
The child entered the spelling contest.
He wants to participate in the contest.
- He would like to take part in the competition.
... massive shifts in technology and global competition ...
... the competition? ...