come into the world

listen to the pronunciation of come into the world
Englisch - Türkisch
dünyaya gelmek
be born
doğmak

Doğmak, evlenmek ve ölmek, her zaman para getirir. - Be born, get married, and die; always bring money.

be born
gözlerini açmak
be born
dünyaya gelmek
be born
doğ

Sadece seksen yaşında doğabilseydik ve yavaş yavaş on sekiz yaşına varabilseydik, yaşamımız çok daha mutlu olurdu. - Life would be infinitely happier if we could only be born at the age of eighty and gradually approach eighteen.

Ben ikinci kez doğacak olsam Kanadalı olmak isterim. - If I were to be born a second time, I would like to be Canadian.

Englisch - Englisch
be born
come into the world

    Silbentrennung

    come in·to the world

    Türkische aussprache

    kʌm întı dhi wırld

    Aussprache

    /ˈkəm əntə ᴛʜē ˈwərld/ /ˈkʌm ɪntə ðiː ˈwɜrld/
Favoriten