İspanya'da bir meslektaşımız var.
- We have a colleague in Spain.
Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı.
- My colleagues welcomed me very warmly.
O ,emekli olduğu zaman iş arkadaşı ona bir hediye aldı.
- His colleagues gave him a present when he retired.
Bu Tom, iş arkadaşım.
- This is Tom, my colleague.
Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu.
- His novel ideas are time and again getting him into trouble with his more conservative colleagues.
Git ve iş arkadaşımla konuş.
- Go and speak to my colleague.
Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı.
- My colleagues welcomed me very warmly.
Meslektaşlarım sıcak bir şekilde karşıladılar beni.
- My colleagues warmly welcomed me.