closest to seven days (one week) in advance

listen to the pronunciation of closest to seven days (one week) in advance
Englisch - Türkisch

Definition von closest to seven days (one week) in advance im Englisch Türkisch wörterbuch

next
{s} sonraki

Sonraki tren ne zaman ayrılacak? - What time does the next train leave?

İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı. - The fire had spread to the next building before the firemen came.

next
{s} ertesi

Tom Mary'ye ertesi gün boş olup olmadığını sordu. - Tom asked Mary if she was free the next day.

Tom ve Jane tartıştılar fakat ertesi sabah barıştılar. - Tom and Jane quarreled, but they made up the next morning.

next
bundan sonraki

Bundan sonraki cadde nedir? - What is the next street after this?

Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak. - Prince Charles will be the next British king.

next
en bitişik
next
{f} sonra

Sonraki durakta trenden ineceğim. - I'm getting off the train at the next stop.

Sonraki tren ne zaman ayrılacak? - What time does the next train leave?

next
bundan sonra

Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak. - Prince Charles will be the next British king.

Lütfen bundan sonra ne yapmam gerektiğini bana söyler misiniz? - Would you please tell me what I should do next?

next
önümüzdeki

Önümüzdeki ay keman çalmaya başlayalı beş yıl olacak. - Next month it'll be five years since he began playing the violin.

Önümüzdeki cuma onu göreceğim. - I'll see him next Friday.

next
yanı başındaki
next
bitişik komşu

O bizim bitişik komşumuz. - He is our next door neighbor.

Bitişik komşunun misafiri çok hurma yiyen bir misafirdir. - The next-door neighbour's guest is a guest who eats lots of persimmons.

next
daha sonra

Onun daha sonra yaptığı benim için oldukça sürprizdi. - What he did next was quite a surprise to me.

Ben onun daha sonra ne zaman geleceğini bilmiyorum. - I am uncertain when he will come next.

next
next door yanındaki ev
next
adv.sonra: adj.sonraki,sonraki
next
(zarf) daha sonra, bir sonra, ardından
next
ondan sonra
next
{s} ertesi: the next day ertesi gün
next
en yakın
next
hemen hemen
next
yanında

Tom sınıfta Mary'nin yanında oturdu. - Tom sat next to Mary in class.

Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır. - Mr Johnson's house is next to my house.

next
yanına

Senin yanına oturabilir miyim? - May I sit next to you?

Tom konserde Mary'nin yanına oturdu. - Tom sat next to Mary at the concert.

next
{s} bitişik

Tom, bitişik odadaki ebeveynlerinin ne konuştuğunu duyup duyamayacağını anlamak için kulağını duvara dayadı. - Tom pressed his ear against the wall to see if he could hear what his parents were discussing in the next room.

Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı. - The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.

Englisch - Englisch
next

The party is next Tuesday; that is, not this Tuesday, but nine days from now.

closest to seven days (one week) in advance
Favoriten