O, uçurumun kenarında durdu.
- He stood on the edge of the cliff.
Tom arabasını bir uçurumdan sürdü.
- Tom drove his car off a cliff.
Kayalıktan dalış yapmak istiyorum.
- I want to dive off the cliff.
Dün bir araba kayalıklara yuvarlandı.
- Yesterday a car fell over the cliff.
Eski ev bir falez üzerinde bulunuyor.
- The old house stands on a cliff.
After 9/11, many feared that Baby Boomers would follow President Bush off a cliff.