clearly defined

listen to the pronunciation of clearly defined
Englisch - Türkisch

Definition von clearly defined im Englisch Türkisch wörterbuch

express
{s} belli
express
süratli
express
{s} hızlı

Ekspres tren o kadar hızlı geçti ki onu zorlukla gördük. - The express train went by so fast we hardly saw it.

Bu hızlı bir tren. Çok durakta durmaz. - This is an express train. It won't make many stops.

express
{i} nakliye şirketi
express
özel ulak ile
express
açık etmek
express
dile getirmek
express
kesin
express
göstermek

İspanyolcada, değişiklikleri ve dönüşümleri göstermek için birçok farklı ifadeler vardır. - In Spanish, there are many different expressions to indicate changes and transformations.

express
(fiil) ifade etmek, anlatmak, açıklamak, belli etmek, açığa vurmak, sıkıp suyunu çıkarmak, ekspresle göndermek
express
(sıfat) açık, belli, kesin, özel, hızlı, süratli, ekspres
express
{f} belli etmek
express
{f} sıkıp suyunu çıkarmak
express
{i} ekspres tren

Hiç ekspres tren var mı? - Are there any express trains?

Sadece, Nürnberg Bölgesel Ekspres treninde ayakta duracak yer vardı. - There was standing room only in the Regional Express to Nuremberg.

express
sıkıp çıkarmak
express
(Tekstil) sıkmak
express
meramını ifade etmek
express
{f} ifade etmek, dışa vurmak, anlatmak, beyan etmek
express
dile getir

Tom benzer kaygıları dile getirdi. - Tom expressed similar concerns.

Hepsi onun ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. - They all expressed regret over her death.

Englisch - Englisch
express
clearly defined

    Silbentrennung

    clear·ly de·fined

    Türkische aussprache

    klîrli dîfaynd

    Aussprache

    /ˈklərlē dəˈfīnd/ /ˈklɪrliː dɪˈfaɪnd/
Favoriten