Ceza hukuku, ceza yasası olarak da bilinen, bir suç olarak sınıflandırılmış olan bir hareket için takibat gerektirir.
- Criminal law, also known as penal law, involves prosecution for an act that has been classified as a crime.
Bu belge sınıflandırılmış.
- This document is classified.
Kütüphaneci kitapları konularına göre sınıflandırdı.
- The librarian classified the books according to subject.
Kolombiya'da nüfus birden altıya kadar değişen sosyal katmanlara göre sınıflandırılır. Bir en fakir olma ve altı en zengin olma.
- In Colombia, the population is classified into social strata ranging from one to six, one being the poorest and six being the richest.
Gizli bilgiyi ortaya çıkartamayız.
- We can't reveal classified information.
Tom gizli bilgileri satmakla suçlanıyor.
- Tom has been accused of selling classified information.
Postanede, posta gideceği yere göre sınıflandırılır.
- In the post office, mail is classified according to the place where it is to go.
Kütüphaneci kitapları konularına göre sınıflandırdı.
- The librarian classified the books according to subject.
Tom onu harika bir kitap olarak sınıflandırırdı.
- Tom would classify it as a great book.
Onun müziğini rock müzik olarak sınıflandırıyorum.
- I classify his music as rock.
I won't say who I'm going to the prom with; that's classified.
Make sure all the field observations are classified by species.
He ran a classified for the tools he wanted to sell.
We do not discuss specific interrogation techniques because they are classified information.
He ran an ad in the classifieds.
They decided to classify that information.
Should we classify make up as an idiom or as a phrasal verb?.