Are you seriously thinking about not going?
- Ciddi olarak gitmemeyi düşünüyor musun?
Are you seriously thinking about divorce?
- Boşanmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Three species of rhinoceros are critically endangered.
- Gergedanın üç türü ciddi olarak tehlike altında.
Since then, his faith has been severely shaken.
- O zamandan beri onun inancı ciddi olarak sarsıldı.
Tom had been severely beaten.
- Tom ciddi olarak dövülmüştü.
He started to study in earnest.
- O ciddi olarak çalışmaya başladı.
He began courting her in earnest when he found out that she had another suitor.
- Onun diğer talibinin olduğunu öğrendiğinde, ciddi olarak ona kur yapmaya başladı.