Tom Mary ve John'a biraz patates cipsi sundu.
- Tom offered Mary and John some potato chips.
Daha fazla patates cipsi buyurun.
- Help yourself to more potato chips.
En sevdiğin yemek ne? Mayonezli patates kızartması ve balık.
- What's your favorite food? Fish and chips with mayonnaise.
Patates kızartması ve bir bardak iyi şarapla birlikte tavşanları severim.
- I love rabbits ... with chips and a good glass of wine.
Tom yarım paket patates kızartması yedi.
- Tom ate half a bag of potato chips.
Bir sürahi bira ve bir porsiyon patates kızartması istiyorum.
- I want a pitcher of beer and a portion of chips.
Bu şirket bilgisayar çipleri üretmektedir.
- This company manufactures computer chips.
Bu çipler henüz mevcut değil.
- Those chips aren't yet available.
Hepimiz öğretmenimize bir doğum günü hediyesi almak için para verdik.
- We all chipped in to buy our teacher a birthday present.
Patates cipsi senin için iyi değildir.
- Potato chips are not good for you.
Patates cipsinde çok gıda yok.
- There isn't much nutrition in potato chips.
Tom'un omuzunda bir çatlak var.
- Tom has a chip on his shoulder.
Van Horn ailesi zengindi.
- The Van Horn family was in the chips.
Patates cipsi senin için iyi değildir.
- Potato chips are not good for you.
Bu patates cipsi, size daha fazlasını istetecek kadar yeterince iyi.
- These potato chips are good enough to make you want more.
Wow, look at the chips on that motherboard!.
What kind of chips should we get, barbeque or sour cream and onion?.
All Cs, I said. Sounds like they like order..
tortilla chips.
This cup has a chip in it.
Be careful not to chip the paint.
He must have had his chips, she thought, and our children will be born fatherless.
When the chips are down, you need to make tough decisions.
... matter, decorate your home. This is the future of wallpaper. In the future, chips ...
... >>Marissa Mayer: There's poker chips on my ...