Sizi temin ederim ki sizi aldatmak niyetinde değildim.
- I assure you I didn't intend to deceive you.
Seni aldatmak istemedim.
- I didn't mean to deceive you.
Sence çocukları kandırmak kolay mıdır?
- Do you think it is easy to deceive children?
Asla seni kandırmak istemedim.
- I never wanted to deceive you.
Dürüst olduğunu düşündüğüm çocuk beni aldattı.
- The boy I thought was honest deceived me.
Beni en çok kızdıran aldatılmış olmamdı.
- What bugged me most was having been deceived.