cezbedici

listen to the pronunciation of cezbedici
Türkisch - Englisch
charming
alluring

The aroma of coffee wafted in from the kitchen alluringly. - Mutfaktan yayılan kahvenin kokusu cezbediciydi.

{i} tempting
temptingly
enthralling
attractant
charmins
cezbedici şey
temptation
cezbedici bir şekilde
charmingly
cezbedici bir şekilde
cajolingly
cezbedici bir şekilde
temptingly
cezbedici fiyat
(Ticaret) charm price
cezbet
{f} alluring
cezbet
{f} lure

He lured her with trinkets. - O onu incik boncukla cezbetti.

cezbet
{f} tempting
cezbedici
Favoriten