causing terror or awe

listen to the pronunciation of causing terror or awe
Englisch - Türkisch

Definition von causing terror or awe im Englisch Türkisch wörterbuch

terribly
çok fena
terribly
çok

Tom Fransızca öğrenmekle çok fazla ilgileniyor gibi gözükmüyor. - Tom didn't seem terribly interested in learning French.

Sana yardım etmek isterim ama çok fazla meşgulüm. - I'd love to help you out, but I'm terribly busy.

terribly
çok kötü
terribly
son derece

Çorba son derece sıcak. - The soup is terribly hot.

Oh, son derece üzgünüm. - Oh, I'm terribly sorry.

terribly
korkunç bir şekilde

Bundan korkunç bir şekilde utanıyorum. - I'm terribly ashamed of this.

Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş... - Serbian trains are terribly slow.

terribly
müthiş
terribly
berbat/korkunç şekilde
terribly
berbat bir şekilde

Benim yavru köpeğim öldü ve ben berbat bir şekilde üzgünüm. - My puppy died, and I'm terribly upset.

Tom'a berbat bir şekilde muamele edilmişti. - Tom was treated terribly.

terribly
aşırı

Bu hafta her ikimiz için de aşırı yoğundu. - This week has been terribly busy for both of us.

Aşırı derecede pahalı. - It's terribly expensive.

Englisch - Englisch
terribly

The lion roared terribly.

causing terror or awe

    Silbentrennung

    caus·ing ter·ror or awe

    Türkische aussprache

    kôzîng terır ır ô

    Aussprache

    /ˈkôzəɴɢ ˈterər ər ˈô/ /ˈkɔːzɪŋ ˈtɛrɜr ɜr ˈɔː/
Favoriten