casual, accidental, incidental

listen to the pronunciation of casual, accidental, incidental
Englisch - Türkisch

Definition von casual, accidental, incidental im Englisch Türkisch wörterbuch

occasional
{s} nadiren

Yarınki hava güneşli ve nadiren yağışlı olmalı. - Tomorrow's weather should be sunny with occasional rain.

occasional
{s} ara sıra meydana gelen
occasional
{s} fırsat düştükçe yapılan
occasional
bazen

Bazen işler planlandığı gibi gitmez. - Occasionally, things don't go as planned.

Bu şehirde ciddi bir su sıkıntısı var, yani biz bazen banyo olmaktan vazgeçmeliyiz. - There is a severe shortage of water in this city, so we must give up having a bath occasionally.

occasional
{s} ara sıra olan

Midemde ara sıra olan ağrılar var. - I have occasional pains in the stomach.

occasional
arada sırada olan
occasional
occasionally ara sıra
occasional
occasional chair takımdan ayrı sandalye
occasional
belirli bir fırsat dolayısıyle yapılan
Englisch - Englisch
{a} occasional
casual, accidental, incidental
Favoriten