O birçok atasözü bilir.
- She knows many proverbs.
Eski bir atasözü zamanın nakit olduğunu söylüyor.
- An old proverb says that time is money.
Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar.
- Why am I the only one they complain of? They're just making an example out of me and using me as a scapegoat.
Twitter, saçmalıklara iyi bir örnektir.
- Twitter is a good example of absurdity.
Bir misal verebilir misin?
- Can you give an example?
Bana bir misal verebilir miydiniz?
- Could you give me an example?
Biz onun dersini izlemeliyiz.
- We should follow his example.
Mesela, İngilizceyi seviyor musun?
- For example, do you like English?
Mesela, bu bir kalem.
- For example, this is a pen.