buying or experiencing a product, service or activity for the first time

listen to the pronunciation of buying or experiencing a product, service or activity for the first time
Englisch - Türkisch

Definition von buying or experiencing a product, service or activity for the first time im Englisch Türkisch wörterbuch

trial
duruşma

Duruşma günden güne devam etti. - The trial went on day after day.

Yakalandı ve duruşma için tutuldu. - He was captured and held for trial.

trial
yargılama

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm. - I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.

Tom yargılamaya gelmeyecek. - Tom won't show up for trial.

trial
{i} deneme

Deneme beş gün sürdü. - The trial lasted five days.

Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz. - We learn by trial and error.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
Englisch - Englisch
trial
buying or experiencing a product, service or activity for the first time

    Silbentrennung

    buy·ing or ex·pe·ri·en·cing a product, ser·vice or ac·ti·vi·ty for the first time

    Aussprache

Favoriten