burada

listen to the pronunciation of burada
Türkisch - Englisch
along with
over here
along
(yoklama) adsum
in this quarter
in this place

There's no way I'm going to find Tom in this place. - Tom'u burada bulmamın imkanı yok.

at this place
hereby
herein
here

Please don't leave valuable things here. - Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.

I will be here tomorrow. - Yarın ben burada olacağım.

in here

It's boiling in here. - Burada hava çok bunaltıcı.

What're you doing in here? - Burada ne yapıyorsun?

up here

I told him I'd finish up here. - Ona burada bitireceğimi söyledim.

I told her I'd finish up here. - Ona burada bitireceğimi söyledim.

here's
to here
here to
burada ara
(Bilgisayar) search in
burada şurada
here and there
burada ?
here?
burada değil
not here
burada 1 gün kalacağım
I'll stay here for 1 day
burada 2 gün kalacağım
I'll stay here for 2 days
burada atık yarat
(Bilgisayar) create scrap here
burada avlanmak serbest mi
Is hunting allowed here
burada avlanmak yasak
Hunting is not allowed here
burada ağa bağlan
(Bilgisayar) map network here
burada balık tutmak serbest mi
Is fishing allowed here
burada balık tutmak yasak
Fishing is not allowed here
burada belge kısayolu yarat
(Bilgisayar) create document shortcut here
burada belirtilen
(Politika, Siyaset) set out herein
burada belirtilen
(Kanun) set out here
burada bir ay kalacağım
I'll stay here for a month
burada bir dakika bekleyin lütfen
Wait here a moment please
burada bir hafta kalacağım
I'll stay here for a week
burada bir otel odası rezervasyonu yapabilir miyim
Can I reserve a hotel room here
burada bir yıl kalacağım
I'll stay here for a year
burada birkaç hafta kalacağım
I'll stay here for a couple of weeks
burada bitirmek
call it a day
burada bulunan gezi bölgelerini söyler misiniz
Would you please tell me what sights there are here
burada bulunan müzeleri söyler misiniz
Would you please tell me what museums there are here
burada bulunan sergileri söyler misiniz
Would you please tell me what exhibitions there are here
burada bulunan tiyatroları söyler misiniz
Would you please tell me what theaters there are here
burada diyor ki
it says here that
burada durun
Stop here
burada durun lütfen
Stop here please
burada eczane var mı
Is there a pharmacy here
burada fotoğraf çekebilir miyim
May I take pictures here
burada fırın var mı
Is there a bakery here
burada ineyim lütfen
Let me off here please
burada inmek istiyorum lütfen
I'd like to get off here please
burada internet'e bağlanabilir miyim
Can I access the Internet here
burada kalmaktan memnun musunuz
Do you like staying here
burada kalmayı tercih ederim
i'd just as soon stay here
burada kamp yapabilir miyiz
May we camp out here
burada kayalık veya akıntı var mı
Are there reefs or strong currents here
burada kredi kartımdan para çekebilir miyim
Can I withdraw money on my credit card here
burada kısayol yarat
(Bilgisayar) create shortcut here
burada kısayollar yarat
(Bilgisayar) create shortcuts here
burada mezeci dükkânı var mı
Is there a delicatessen here
burada mı kasada mı ödüyorum
Do I pay for it here or at the checkout
burada ne kadar duracağız
How long will we stop here
burada ne kadar park edebilirim
How long can I park here
burada neler oluyor
What is doing here
burada park yapılmaz
Parking is not allowed here
burada satın aldığım ürünler için gümrük ödemem gerekiyor mu
Do I have to pay duty on the goods I bought here
burada sigara içmek yasak
Smoking is not allowed
burada sigara içmeyin lütfen
Please don't smoke here
burada snack bar var mı
Is there a snack bar here
burada spor salonu var mı
Do you have a fitness center here
burada yatar
hic jacet
burada yüzmek güvenli mi
Is it safe to swim here
burada ödeyin
Pay here
burada ıngilizce konuşan biri var mı
Does someone here speak English
burada-şimdi yaklaşımı
(Pisikoloji, Ruhbilim) here-and-now approach
burda
here

Get Tom away from here. - Tom'u burdan uzaklaştır.

Pardon me, how do I get to Downing Street from here? - Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım?

arada burada
around
bura
this place
bura
over here

You can get a better look over here. - Burada daha iyi bakabilirsin.

Toss your gun over here. - Silahını buraya fırlat.

bura
this spot
Halep orada ise arşın burada
(Konuşma Dili) Well, prove it!
bura
this place, this spot
bütün mesele burada
but there it is
durup dinlenmeden orada burada gezinen kimse
rolling stone
geceyi burada geçirebilir miyiz
Can we spend the night here
gezi listesi burada
Here is the list of excursions
kitap burada başlıyor
incipit
o şu anda burada değil
He's not in now
orada burada
far and near
orada burada
here and there
otobüs burada ne kadar duracak
How long does the bus stop here
tren burada ne kadar duracak
How long does the train stop here
çat orada, çat burada
(Konuşma Dili) 1. He's/She's a gadabout. 2. He's/She's always moving house
çat orada, çat burada, çat kapı arkasında/ardında
(Konuşma Dili) He's/She's a gadabout
şurada burada
here and there, about
Englisch - Englisch
Türkisch - Türkisch
Bu yerde: "Bu biraz kalın ve çekici sesi ilk defa yine burada duymuştu."- H. E. Adıvar
Bu yerde
BURA
(Osmanlı Dönemi) Bak: Bevr
bura
Bu yer: "Eskiden buranın, şişman bir valisi vardı."- M. Ş. Esendal
bura
Kalma ve çıkma durumlarında orta hecenin düştüğü ve burda, burdan biçimlerinin kullanıldığı da görülür
bura
Bu yer
burada
Favoriten