I found this book very interesting.
- Bu kitabı çok enteresan buldum.
Zebras and giraffes are found at a zoo.
- Zebralar ve zürafalar bir hayvanat bahçesinde bulunurlar.
Finding his office was easy.
- Onun bürosunu bulmak kolaydı.
I had great difficulty in finding my ticket at the station.
- İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.
Where can you find the closest store?
- En yakın mağazayı nerede bulabilirsin?
Ann can't find a job.
- Ann, bir iş bulamıyor.
He contrived a means of speaking to Nancy privately.
- O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.
He contrived a means of speaking to Nancy privately.
- O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.
The detective used a magnifier to find some clues.
- Dedektif bazı ipuçlarını bulmak için bir büyüteç kullanır.
The detectives found no other evidence.
- Dedektifler başka kanıt bulmadı.