Düşük maliyetle broşür hazırladık.
- We made brochures at small cost.
Broşüre hızla göz atmak.
- I glanced through the brochure.
Seyahat bürosundan bazı broşürler alalım.
- Let's get some brochures from the travel bureau.
Tom broşürleri Mary'ye uzattı.
- Tom handed Mary the brochures.