Englisch - Türkisch
Definition von break (i.e. in a bone); act of breaking; state of being broken; split, crack im Englisch Türkisch wörterbuch
- fracture
- kırık
Fadıl kafatası kırıkları nedeniyle öldü.
-Fadil died of skull fractures.
Mandibula kondil kırıklarının tedavisinde birçok yöntem önerilmiştir.
-Many methods have been proposed for treating fractures of the atrophic mandible.
- fracture
- yarmak
- fracture
- yarılmak
- fracture
- bir şeyin kırılan yeri
- fracture
- kırılma
- fracture
- çatlamak
- fracture
- {f} çatla
- fracture
- kırmak
- fracture
- kemik veya kıkırdağın kırılması
- fracture
- (İnşaat) kırık, kırıklık
- fracture
- {f} kırılmak
- fracture
- (Nükleer Bilimler) kırılma,çatlak
- fracture
- kırmak çatlatmak
- fracture
- (Tıp) Kırık, fraktür
- fracture
- {i} kırma
- fracture
- (isim) kırık, çatlak, kırılma, kırma
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von break (i.e. in a bone); act of breaking; state of being broken; split, crack im Englisch Englisch wörterbuch
- {i} fracture
break (i.e. in a bone); act of breaking; state of being broken; split, crack
Silbentrennung
break (i.e. in a bone); act of breaking; state of be·ing broken; split, crackAussprache
Resimler
Favoriten