Bir dal çatırtısı duydum. - I heard a twig crack.
Bir dal çatırtısı duydum.
I heard a twig crack.
Dolu pencereyi çatlattı. - The hail cracked the window.
Dolu pencereyi çatlattı.
The hail cracked the window.
Çatlağı macunla tıkadı. - He stopped up the crack with putty.
Çatlağı macunla tıkadı.
He stopped up the crack with putty.
Tom kapıyı biraz aralık bıraktı. - Tom left the door open a crack.
Tom kapıyı biraz aralık bıraktı.
Tom left the door open a crack.