boyutlar

listen to the pronunciation of boyutlar
Türkisch - Englisch
dimensions

An atom's dimensions are extremely small. - Bir atomun boyutları son derece küçüktür.

Width is one of the basic dimensions. - Genişlik temel boyutlardan biridir.

proportions
(Bilgisayar) sizes

Crystals of many colors and sizes were scattered across his desk. - Birçok renk ve boyutlarda kristaller onun masasının karşısında dağıldı.

Are these all the sizes you have? - Elinizdeki tüm boyutlar bunlar mı?

(Bilgisayar) size

Other factors of importance, which make litigation of large corporations more difficult, are the size and complexity of their activities. - Büyük şirketleri dava etmeyi zorlaştıran diğer önemli etkenler de faaliyetlerinin boyutları ve karmaşıklığıdır.

Crystals of many colors and sizes were scattered across his desk. - Birçok renk ve boyutlarda kristaller onun masasının karşısında dağıldı.

proportion
boyut
dimension

That adds a new dimension to our problem. - O, sorunumuza yeni bir boyut kattı.

What are the dimensions of the room? - Odanın boyutları nedir?

Boyut
size

A person's heart is approximately the same size as their fist. - Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.

Do you have these shoes in my size? - Bu ayakkabılardan benim boyutumda olanından sizde var mı?

boyut
extent

Layla's letters revealed the extent of her racism. - Leyla'nın mektupları onun ırkçılığının boyutlarını ortaya çıkardı.

Dan doesn't know the extent of Linda's criminal history. - Dan, Linda'nın suç tarihinin boyutunu bilmiyor.

boyut
dimensions

It's difficult to visualize four dimensions. - Dört boyutluları hayal etmek zordur.

An atom's dimensions are extremely small. - Bir atomun boyutları son derece küçüktür.

boyut
(Bilgisayar) width

Width is one of the basic dimensions. - Genişlik temel boyutlardan biridir.

boyut
leaf length
boyut
magnitude
boyut
(Dilbilim) trait
boyut
(Bilgisayar) size to
yatay boyutlar
(Bilgisayar) horizontal size
boyut
dimension; extent
boyut
format
boyut
dimension , size
Türkisch - Türkisch
ebat

Onlar muhtelif ebatlarda imal edilirler. - Onlar çeşitli boyutlarda yapılırlar.

Boyut
(Hukuk) BUUT
Boyut
(Hukuk) DİMANSİON
boyut
Nitelik, genişlik, kapsam: "Macarların kukla tiyatrosunu seyrederken de aynı inanılmaz boyutlara vardığını görmüştüm."- H. Taner
boyut
Doğruların, yüzeylerin veya cisimlerin ölçülmesinde ele alınan üç doğrultudan uzunluk, genişlik ve derinlikten her biri, buut
boyut
Fotoğraf makinelerinde, filmlerde ve fotoğraf kâğıtlarında büyüklüğün ölçüsünü ifade eden deyim
boyut
Nitelik, genişlik, kapsam
boyut
Durum
boyut
Bir cismin herhangi bir yöndeki uzanımı
boyut
Durum: "Yeni boyutlar, düşünme olanakları kazandığımı sanarak ayrıldım tiyatrodan."- N. Cumalı
boyutlar
Favoriten