Bir şişe salata yağı aldım.
- I bought a bottle of salad oil.
Bira şişeleri camdan yapılır.
- Beer bottles are made of glass.
Tom şişeyi Mary'den aldı ve kendine bir içki doldurdu.
- Tom took the bottle from Mary and poured himself a drink.
Tom ailesi ve içki arasında bir seçim yapmak zorundaydı.
- Tom had to choose between his family and the bottle.
Biberonla bebeğimi besliyorum.
- I'm bottle-feeding my baby.
Onu emzirir misin yoksa biberonla mı beslersin?
- Do you breastfeed or bottlefeed him?
Bir şişe şampuan, bir tüp diş macunu kadar maliyetlidir.
- A bottle of shampoo costs as much as a tube of toothpaste.
Tom reçete şişesinden bir hap aldı ve onu ağzına koydu.
- Tom took a pill from the prescription bottle and put it in his mouth.
Tom cebinden bir hap şişesi çıkardı.
- Tom took a bottle of pills out of his pocket.
Beer is often sold in bottles.
I only drank a bottle of beer.
The rider bottled the big jump.
Because of complications she can't breast feed her baby and so she bottles him.