Can you wait a minute?
- Bir dakika bekler misin?
Will you wait a minute?
- Bir dakika bekler misin?
My watch gains one minute a day.
- Saatim bir günde bir dakika ileri gider.
I missed the train by only one minute.
- Ben sadece bir dakika ile treni kaçırdım.
Just a moment. I haven't finished yet.
- Bir dakika. Henüz bitirmedim.
Just a moment. I haven't made up my mind.
- Bir dakika. Karar vermedim.