Definition von bilim im Türkisch Englisch wörterbuch
- (Hukuk) science
Advances in science and technology and other areas of society in the last 100 years have brought to the quality of life both advantages and disadvantages.
- Son 100 yılın bilim ve teknoloji ve topluluğun diğer alanlarındaki gelişmeler hayat kalitesine hem avantajlar hem de dezavantajlar getirdi.
It's not rocket science.
- O, roket bilimi değil.
- letters
- science, learning
- knowledge
With every increase of scientific knowledge, man's power for evil is increased in the same proportion as his power for good.
- Bilimsel bilginin her artışıyla insanın kötülük için gücü iyilik için gücü gibi aynı oranda artırılır.
The dissemination of scientific knowledge is essential.
- Bilimsel bilginin dağıtımı önemlidir.
- scholarship
- learning
I have been learning a science.
- Ben bir bilim öğrenmekteyim.
- bilim adamı
- Scientist
Many scientists have the reputation of being eccentric.
- Çok sayıda bilim adamı eksantrik olma ününe sahiptir.
He respects Einstein, an American scientist.
- O, bir Amerikalı bilim adamı, Albert Einstein'a saygı duyuyor.
- bilim adamı
- scholar
The eloquent scholar readily participated in the debate.
- Güzel konuşan bilim adamı kolayca tartışmaya katıldı.
He is a scholar to the core.
- O, gerçek bir bilim adamıdır.
- bilim adamı
- man of science
- bilim dalı
- science
Linguistics is a science that tries to describe language.
- Dilbilimi dili tanımlamak için çalışan bir bilim dalıdır.
Cosmology is a branch of science which studies the evolution of our universe.
- Kozmoloji evrenimizin evrimini inceleyen bilim dalıdır.
- bilim adamı
- scientist, boffin
- bilim adamları
- scientists
- bilim dünyası
- science world
- bilim felsefesi
- (Kimya) philosophy of science
- bilim kurgu filmler
- science fiction films
- bilim kurgu roman
- science fiction
- bilim kurumunun üyeliği
- fellowship
- bilim müzeleri
- science museums
- bilim politikası
- science policy
- bilim sosyolojisi
- sociology of science
- bilim tarihi
- (Eğitim) history of science
- bilim ve edebiyat
- science and literature
- bilim ve toplum
- science and society
- bilim adamı
- Scientist, man of science, man of learning, scholar
- bilim kadını
- women in science
- bilim kurgu ve fantazi topluluğu
- science fiction and fantasy society
- bilim ve teklonoji
- Science and technology
- bilim-kurgu
- science-fiction
- Bilim ve Teknoloji Başkanı Yardmıcısı (CIA)
- (Askeri) Deputy Director for Science & Technology (CIA)
- bilim adamı
- man of letters
- bilim adamı
- boffin
- bilim adamı
- man of learning
- bilim adamı
- scientist, man of science
- bilim antropolojisi
- anthropology of science
- bilim dalı
- discipline
Linguistics is the discipline which aims to describe language.
- Dilbilim dili tanımlamayı amaçlayan bilim dalıdır.
- bilim dalı
- field
- bilim dili
- scientific language
- bilim ekibi
- science team
- bilim göstergeleri
- science indicators
- bilim haberleri
- science news
- bilim hayır
- (Bilgisayar) science no
- bilim kalem
- (Bilgisayar) science pen
- bilim kurgusal
- science fictional
- bilim kurumu
- scientific institution
- bilim kütüphaneleri
- scientific libraries
- bilim müzesi
- science museum
- bilim olarak yönetim
- (Ticaret) management as a science
- bilim paktlari ağı
- scence parks network
- bilim sınıflandırma
- classification of sciences
- bilim turizmi
- (Turizm) scientific tourism
- bilim ve ahlak
- science and ethics
- bilim ve devlet
- science and states
- bilim ve devlet
- science and state
- bilim ve din
- science and religion
- bilim ve endüstri
- science and industry
- bilim ve medeniyet
- science and civilization
- bilim ve sanat hürriyeti
- (Kanun) freedom of science and arts
- bilim ve uygarlık
- science and civilisation
- bilim ve uygarlık
- science and civilization
- bilim yukarı
- (Bilgisayar) science up
- bilim öncesi
- prescientific
- bilim öncesi
- pre-scientific
- bilgi bilim
- epistemology
- bitki bilim
- botany
- Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü
- (Hukuk) United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization (UNESCO)
- billur bilim
- (Madencilik) crystallography
- bitkilerin oluşum ve gelişimini inceleyen bilim
- phytogenesis
- biyolojik bilim
- bioscience
- bilim kurgu
- science fiction
- avrupa bilim vakfı
- european science foundation
- budun bilim
- ethnology
- buzul bilim
- glaciology
- böcek-bilim
- (Hayvan Bilim, Zooloji) entomology
- deprem bilim
- (Meteoroloji) seismology
- dil bilim
- philology
- doku bilim
- (Biyoloji) histology
- evren bilim
- cosmology
- gelecek bilim
- futurology
- genetik bilim
- (Pisikoloji, Ruhbilim) genetics
- gösterge bilim
- semiotics
- halk bilim
- folklore
- modern bilim
- modern science
- nüfus bilim
- demography
- sahte bilim
- pseudoscience
- sanat ve bilim
- (Sanat) art and science
- siyaset bilim
- (Politika, Siyaset) political science
- siyasi bilim
- (Politika, Siyaset) political science
- toplumsal bilim
- (Ticaret) social science
- ulusal bilim kurumu
- (Bilgisayar) national science foundation
- ulusal bilim vakfı
- (Askeri) national science foundation
- bilim dalı
- ology
- ana bilim
- master of science
- ana bilim dalı
- Major Field of Study
- anlam bilim
- semantics
- bilim adami
- boffin
- bilim adami
- man of science
- bilim adamı
- the scientist
- bilimler
- science
- dil bilim
- linguistics
In order to study computational linguistics it's necessary to know various languages, however, one also has to be familiar with the use of computers.
- Bilişimsel dil bilimi eğitimi yapmak için çeşitli dilleri bilmek gerekli, ancak, insan bilgisayarların kullanımı da bilmelidir.
He studies computational linguistics.
- Bilişimsel dil bilim öğrenimi yapmaktadır.
- hareket bilim
- Kinesiology
- sosyal bilim
- soft science
- yanardağ bilimi ile uğraşan bilim adamı
- Volcanoes of the scientists involved in science
- Avrupa Bilim Vakfı
- (Hukuk) European Science Foundation (ESF)
- Avrupa Bilim, Sanat ve Kültür Vakfı
- (Hukuk) European Foundation for Science, Art and Culture
- BM Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı
- (Askeri) United Nations Educational, Scientific, and Cultural Organization
- Milli Bilim Vakfı
- (Askeri) National Science Foundation
- akıl hastalıkları bilim dalı
- psychiatry
- ayak hastalıkları bilim dalı
- podiatry
- bakterileri inceleyen bilim dalı
- bacteriology
- bilim dalı
- {i} art
- deneyli bilim
- empirical science
- deneysel bilim
- empirical science
- deneysel sosyal bilim
- empirical social science
- dil yoluyla toplumun kültürünü inceleyen bilim
- philology
- dilin köklerini araştıran bilim
- etymology
- din ve bilim
- religion and science
- dünyanın sonu ve öbür dünyayı anlatan bilim dalı
- eschatology
- dış dünyalardaki canlıları inceleyen bilim dalı
- exobiology
- eski mısır uygarlığını inceleyen bilim
- Egyptology
- felsefe ve bilim
- philosophy and science
- gizli görevli bilim adamı
- back room boy
- hastalık belirtilerini ele alan bilim dalı
- symptomatology
- ingiliz bilim kurgu roman
- english science fiction
- iç salgı bezleri bilim dalı
- endocrinology
- kadın hastalıkları bilim dalı
- gynaecology [Brit.]
- kadın hastalıkları bilim dalı
- gynecology
- kanserojen etmenleri araştıran bilim dalı
- carcinology
- kemik bilim
- (Anatomi,Tıp) osteology
- mantar bilim
- (Botanik, Bitkibilim) mycology
- memeliler bilim dalı
- mammalogy
- olumlu bilim
- natural science, science
- organ bilim
- (Anatomi) organology
- pozitif bilim
- hard science
- soyut bilim
- pure science
- sözlük bilim
- (Dilbilim) lexicographical
- vücut dilini inceleyen bilim
- kinesics
- yasa bilim
- nomology
- yerkabuğu kütlelerini inceleyen bilim dalı
- petrography
- ırkların kökenlerini ve oluşumunu inceleyen bilim
- phylogenesis
- şeytan ve cinlerin varlığını araştıran bilim
- demonology