That magazine article was uninformative.
Did he acquaint you with the facts?
- Size gerçeklerle ilgili bilgi verdi mi?
Tom refused to give Mary any information.
- Tom Mary'ye herhangi bir bilgi vermeyi reddetti.
My old friend wrote to me, informing me of his return from abroad.
- Eski arkadaşım bana yazdı, yurt dışından dönüşü ile ilgili bilgi verdi.