O, yüzmeyi her şeyden çok sever.
- He likes swimming above all.
Her şeyden önce, birbirinize yardım etmelisiniz.
- Above all, you must help each other.
Onlar, her şeyden önce, barış içinde yaşamak istiyor.
- They want, above all things, to live in peace.
O, saygın rasyonel ve özellikle güzel.
- She is reputable, rational and above all pretty.