They fed a black and a white dog.
- Onlar bir siyah ve bir beyaz köpeği beslediler.
To be an interesting person you have to feed and exercise your mind.
- İlginç bir kişi olmak için aklınızı beslemek ve egzersiz yaptırmak zorundasınız.
This isn't enough food to feed everyone.
- Bu herkesi beslemek için yeterli yiyecek değil.
She wasn't wealthy enough to feed her dog meat every day.
- O, köpeğini her gün etle beslemek için yeterince zengin değildi.