Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.
- He has a great storehouse of knowledge about historical details but I seriously doubt that's of any use in life.
İran körfezi, İran halkındaki tarihsel kimliğin bir parçasıdır.
- Persian Gulf is an element of historical identity of Iranian People.
Birçok önemli tarihsel olaylar M.Ö 7000 yıllarında gerçekleşti.
- Many important historical events took place 7000 years B.C.
O film önemli tarihsel olayların son derece yanlış bir tasviriydi.
- That film was an extremely inaccurate portrayal of key historical events.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
Aktörler tarihi kostümlerle ortaya çıktılar.
- The actors appeared in historical costumes.