O bir göbek dansçısı.
- She's a belly dancer.
Son zamanlarda top gibi bir göbek büyütüyorum. Bu orta yaş olmalı.
- Lately, I've been growing a pot belly. It must be middle age...
Midesi dolu olan bir insan kimsenin aç olduğunu düşünmez.
- A man with a full belly thinks no one is hungry.
Onun midesine vurdum.
- I hit him in the belly.
Adama karnından vurdum.
- I hit the man on the belly.
Tom gömleğini yukarı kaldırdı ve karnını açtı.
- Tom lifted up his shirt and exposed his belly.
Onun cepleri cevizlerle şişkindi.
- Her pockets were bulging with walnuts.
Onun şişkin pazısı var.
- He has bulging biceps.
Onun şişkin pazısı var.
- He has bulging biceps.
Onun cepleri cevizlerle şişkindi.
- Her pockets were bulging with walnuts.
Did it change into the cry of the wind, plaintive at first, angrily shrill as it freshened, rising to a tearing whistle, sinking to a musical trickle of air from the leech of the bellying sail?.