Definition von belirlenmek im Türkisch Englisch wörterbuch
- be identified
- be defined
- be determined
- to become definite, be designated
- belirle
- {f} determined
One's lifestyle is largely determined by money.
-Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
The price of the carpet is determined by three factors.
-Halı fiyatı üç etken tarafından belirlenir.
- belirle
- (Bilgisayar) specs
- belirle
- (Bilgisayar) set
I set some goals for myself.
-Ben kendim için bazı hedefler belirledim.
A fact-finding committee was set up to determine the cause of the incident.
-Olayın nedenini belirlemek için bir gerçeği bulma komitesi kuruldu.
- belirle
- (Bilgisayar) identify
Can you identify which coat is yours?
-Hangi ceketin seninki olduğunu belirleyebilir misin?
Planets are easy to identify because they don't twinkle like stars do.
-Gezegenleri belirlemek kolay, çünkü yıldızlar gibi parıldamazlar.
- belirle
- {f} determining
What was the determining factor in this case?
-Bu durumda belirleyici faktör neydi?
- belirle
- stake out
- belirle
- determine
I'd like to determine the value of this painting.
-Bu tablonun değerini belirlemek isterim.
The lawyer determined his course of action.
-Avukat eylemin rotasını belirledi.
- belirlenme
- determination
- yasalarla belirlenmek
- be specified by lawsto be laid down/set down by rulesbe designated by lawlegal, regulated by law, statutory
- belirle
- appointing
Relevante Übersetzungen
Definition von belirlenmek im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Belirli duruma getirilmek
- belirlenme
- Belirlenmek işi